Her şeyi yok ettik, bu kamp kalsın

[ A+ ] /[ A- ]

Sümeyra Tansel – Taraf – 30 Nisan 2015

Hrant Dink ve eşi Rakel Dink’in de kaldığı Tuzla Ermeni Yetimhanesi’nin yıkılması gündemde. Yetimhanenin 36 yıllık bekçisinin işine son verilmesi de bu iddiaları güçlendirdi. Kampın yerine villalar yapılacağı iddia ediliyor. Ermeni cemaati ve binlerci kişi ise bu uygulamaya tepkili. Kampta çocukken sekiz yılını geçiren Garabet Orunöz “Her şeyi yok etmedik mi? Geriye ne kaldı? Kampımızı harabe de olsa bize bıraksınlar biz orayı cennet haline getirip sadece Ermeni çocuklar için değil Türkiye’deki tüm yetim çocuklar için bir eğitim, kaynaşma ve tatil kampı yaparız. Yılın 12 ayı aktif olur. Kampımızı yıktıktan sonra oraya saray yapsalar da biz istemeyiz. Bizim anılarımız var orada”dedi. “

AZINLIKLAR MÜLK SAHİBİ OLAMAZ” DEDİLER

Tuzla Ermeni Yetimhanesi, 1962 yılında Gedikpaşa Protestan Kilisesi’ne bağlı olarak küçük çocukların yardımıyla inşa edildi. Asıl adı Kamp Armen olan yetimhanede aralarında Hrant Dink ve eşi Rakel Dink’in de bulunduğu 1500 çocuk yetişti. Kamp arazisi 1983 yılında azınlıkların mülk edinmesine karşı çıkan devlet politikası sonucu eski sahibi Sait Durmaz’a iade edildi. Böylece, Sait Durmaz, 1962’de boş olarak sattığı araziyi, kamp tesisleriyle birlikte bedelsiz olarak geri aldı. Kampta büyüyen çocuklarsa yılın belli dönemlerinde burada biraraya gelmeye devam ediyor. Geçen pazar da kampta bu toplantılardan biri yapıldı. Ancak üzücü haber bu mutlu buluşmaya gölge düşürdü. İddialara göre kamp binası yıkılacak yerine de villalar yapılacaktı. Kampın 36 yıllık bekçisinin işine son verilmesi de bu iddiaları güçlendirdi. Tuzla Kampının yıkılmasına tepki gösteren binlerce kişi Change.org üzerinden imza kampanyası başlattı. Kampanyanın metninde Kamp Armen’in yıkılmasına karşı çıkıldı.

ERMENİ KİLİSESİ KOZAN’DAKİ MANASTIRIN İADESİNİ İSTEDİ

Ermenilerin iki büyük kilisesinden biri olan Lübnan’daki Kilikya Katolikosluğu, Anayasa Mahkemesi’ne başvurarak, Adana Kozan’daki Kilikya Manastırı’nın mülkiyetinin iadesini talep etti. Ermeni diasporası, 1915 Olayları’nın 100’üncü yıldönümünde, 24 Nisan’da yaşanan tartışmaların ardından şimdi Türkiye’ye karşı yeni bir kampanya başlatıyor.New York Times gazetesinin haberine göre, Anayasa Mahkemesi’ne Pazartesi günü yapılan başvuruyu hazırlayan hukukçular ekibinin başında eski Lahey savcısı Payam Akhavan bulunuyor.